7394 Sayılı Gelir Vergisi, Vergi Usul Kanunu, KDV Kanunu ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Yayımlandı

7394 Sayılı Gelir Vergisi, Vergi Usul Kanunu, KDV Kanunu ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Yayımlandı

15 Nisan 2022

15.4.2022 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7394 Sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda yapılan bazı düzenlemelere ilişkin bilgiler aşağıdaki gibidir: 

• 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 41. Maddesine bent eklenerek, 5651 sayılı Kanunun ek 4 üncü maddesi uyarınca hakkında reklam yasağı kararı verilmiş olmasına rağmen, reklam yasağı getirilenlere reklam vermeye devam eden gelir vergisi mükelleflerinin bu harcamalarının vergi matrahının hesaplanmasında gider olarak kabul edilmemesi düzenlenmiştir.  

• 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 66. maddesine eklenen bent ile, serbest meslek mükellefiyeti bulunan ve ayrı bir muayenehanesi bulunmaksızın faaliyetlerini özel sözleşmelere istinaden; özel sağlık kuruluşları ile vakıf üniversitelerine ait sağlık kurum ve kuruluşlarında yürüten doktorlar ile tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişilerin gelirlerinin serbest meslek erbabı olarak vergilendirilmesi düzenlenmiştir. 

• 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 4 üncü maddesinde değişiklik yapılarak vergi dairesinde 213 sayılı Kanun ve diğer kanunlar kapsamında yapılan işlemlerde elektronik imza, mühür veya onay kullandırma, vergi daireleri tarafından düzenlenen ve vergi dairesince imzalanması gereken belgelerin bu daireler adına Gelir İdaresi Başkanlığınca elektronik ortamda imzalanması, mühürlenmesi veya onaylanmasına izin verme, elektronik imza, mühür veya onayın kullanım usul ve esaslarını düzenleme konusunda Hazine ve Maliye Bakanlığına yetki verilmektedir. 
 
• 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinde yapılan düzenlemelerle, bu maddede yer alan suçlar bakımından soruşturma ve kovuşturma aşamasında da etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesine imkân sağlanmaktadır. Buna göre, maddede yazılı fiillerle verginin ziyaa uğratıldığının tespit edilmesine bağlı olarak tarh edilen verginin, hesaplanan gecikme faizi ve gecikme zammının tamamı ile kesilen cezaların yarısı ve buna isabet eden gecikme zammının; soruşturma evresinde ödenmesi halinde fail hakkında verilecek cezada yan oranında, kovuşturma evresinde hüküm verilinceye kadar ödenmesi halinde ise üçte bir oranında indirim yapılacaktır. Ayrıca, tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen cezanın bulunmadığı durumlarda cezadan yarı oranında indirim yapılabilecektir. Failin etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilmesi için vergi mahkemesinde dava açmaması, açmışsa feragat etmesi, kanun yollarına başvurmaması veya başvurmuşsa vazgeçmesi gerekecektir.   

Kanunda yapılan diğer bir düzenlemeyle, bu maddede yer alan suçların birden fazla takvim yılı veya vergilendirme dönemi içinde aynı suç işleme kararının icrası kapsamında işlenmesi halinde, Türk Ceza Kanununun 43 üncü maddesinin uygulanacağı belirtilmektedir. Böylelikle, ceza miktarının belirlenmesinde zincirleme suça ilişkin koşullarının esas alınması amaçlanmaktadır. Öte yandan, vergi kaçakçılığı suçları ile yapılan mücadelenin daha da etkinleştirilmesi amacıyla maddede yer alan hapis cezaların üst sınırı artırılmaktadır. 
 
• 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinde yazılı suçlara ilişkin yürütülmekte olan soruşturma veya kovuşturmalarda mütalaaya konu fiilin, başka bir kişi tarafından veya başka bir kişiyle birlikte gerçekleştirildiğinin ortaya çıkması durumunda, bu kişi bakımından kamu davası açılması için rapor düzenlenmesi ve mütalaa verilmesi şartı aranmaması düzenlenmiştir.  
 
• 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi uyarınca yabancılara istisna kapsamında teslim edilen konut veya işyerinin bir yıl içinde elden çıkartılması halinde, zamanında tahsil edilmeyen verginin tecil faiziyle birlikte, tapu işlemlerinden önce elden çıkaran tarafından ödenmesi hükmündeki süre üç yıla çıkarılmıştır. 
 
• 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun Geçici 37. Maddesinde yapılan değişiklikle, imalat sanayine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında yapılan yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle yüklenilen ve indirim konusu yapılamayan katma değer vergisinin iadesine ilişkin düzenleme, istisna düzenlemesine dönüştürülmüş, istisna süresi 31.12.2025 olarak yeniden belirlenmiş ve düzenleme kapsamına teşvik belgeli turizm yatırımları dahil edilmiştir. 
 
• 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na eklenen Geçici 42. madde hükmüyle, Ar-Ge faaliyetleri sonucu geliştirilen elektrik motorlu taşıt araçlarının geliştirilmesine yönelik verilen ve yatırım teşvik belgesi kapsamında yer alan mühendislik hizmetleri 31.12.2023 tarihine kadar katma değer vergisinden müstesna tutulmuştur. 
 
• 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32. maddesinde yapılan değişiklikle bankalar, 6361 sayılı Kanun kapsamındaki şirketler, elektronik ödeme ve para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri için kurumlar vergisi oranı %25’e çıkartılmıştır.   

Bu düzenleme 2023 yılı vergilendirme dönemi kurum kazançlarına uygulanacaktır. Ancak Kanun’un Geçici 13. maddesinde yapılan değişiklikle, sayılan kurumların 01.07.2022 tarihinden itibaren verilmesi gereken beyannamelerden başlamak ve 01.01.2022 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemlerine ait kurum kazançları için geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. 
 
• 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 6. maddesine eklenen fıkrayla, Türk Ticaret Kanunu’nun 376. maddesi uyarınca sermayenin tamamlanmasına karar verilen şirketin ortakları tarafından zarar sebebiyle karşılıksız kalan kısmı kapatacak miktarda aktarılan tutarlar kurum kazancının tespitinde dikkate alınmayacaktır. 
 
• 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinde yapılan değişikliklerle; 

Tam mükellefiyete tabi yatırım fonu katılma paylarının fona iadesinden doğan gelirler ile söz konusu fonların katılma paylarından Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi kapsamında dönem sonu değerlemesine tabi olanların değerlemeden doğan kazançları kurumlar vergisinden müstesna tutulmuş,  

Altyapı gayrimenkul yatırım ortaklıklarının kazançları kurumlar vergisi istisnası kapsamı dışına çıkartılmış,

Maddenin (a) bendinde yer alan ve gelirleri istisna kapsamında olan yatırım fonlarının katılma paylarının iki yıldan uzun süreyle elde tutulması durumunda, satıştan doğan kazançların %75’inin kurumlar vergisinden müstesna tutulması öngörülmüştür.

E-Bültenimizi İnceleyin