MEVZUATTAKİ SON
DEĞİŞİKLİKLER

R.Gazete No: 32957

R.G. Tarihi: 16.7.2025

 

 

Yargıtay 3. Hukuk Dairesinden:

 

 

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGITAY İLÂMI

 

 

Esas No : 2025/1060

Karar No : 2025/1497

 

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesi

TARİHİ : 27.11.2023

SAYISI : 2022/1827 E., 2023/3106 K.

DAVACI : E. Ç. vekili Avukat B. Y.

DAVALI : F. T.

DAVA TARİHİ : 06.10.2022

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kanun Yararına Temyiz Bürosu

İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalının 05.12.2014 tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğu taşınmazı müvekkilinin devraldığını, kiralanana ihtiyacı olması nedeniyle kiralananın tahliye edilmesini bildirdiğini ancak davalının kiralananı tahliye etmediğini, dava konusu taşınmaza müvekkilin ihtiyacı olduğunu ve davalıya usulünce verilen yasal sürenin dolduğunu ileri sürerek; kiralananın yeni iktisap ve ihtiyaç nedeniyle tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; davacının ihtiyacının samimi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yeni malik davacının dava konusu taşınmazı 28.03.2022 tarihinde edindikten sonra 1 ay içerisinde 04.04.2022 tarihinde ihtiyaç sebebi ile taşınmazın tahliye istemine ilişkin ihtarnameyi göndermekle tahliye davasını edinme tarihinden itibaren 6 ay içerisinde (işbu davada 28.09.2022'ye kadar) veya kira sözleşmesinin süresinin bitiminden itibaren 1 ay içerisinde (işbu davada 05.09.2022'ye kadar) açması gerekirken, ihtiyacı sebebi ile tahliye davasını 06.10.2022 tarihinde açtığı, davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. KANUN YARARINA TEMYİZ

A. Kanun Yararına Temyiz Sebepleri

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik Adalet Bakanlığınca; taşınmazın önceki maliki ile davalı arasında imzalanan ve taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayan kira sözleşmesinin 05.08.2019 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli olup, buna göre kira sözleşmesinin 05.08.2024 tarihine kadar geçerli olduğu, davacının 04.04.2022 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile ihtiyaç iddiasını ve tahliye istemini davalıya bildirdiği, davacının dava konusu taşınmazı 28.03.2022 tarihinde edindiğini ve işyeri ihtiyacı sebebi ile kiralananın tahliyesi istemini içeren ihtarın davalıya 05.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, edinme tarihinden itibaren altı aylık süre geçtikten sonra 06.10.2022 tarihinde işbu davanın açıldığı, Mahkemece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 351/2 maddesinde "edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla, kira sözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sona erdirebilir" koşulunun bulunduğu dikkate alınarak süresinde açılan davanın esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu ileri sürülerek, kanun yararına temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, ihtiyaç nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir.

6098 sayılı Kanun'un 351. maddesi uyarınca; konut ya da çatılı işyeri niteliğindeki bir taşınmazı iktisap eden kimse, dilerse önceki malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda bir ay içinde, dilerse edinme günü de dahil olmak üzere edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla edinme tarihinden itibaren altı ay sonra ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Davanın altı ayın sonunda hemen açılması şart olmayıp, sözleşme sonuna kadar açılması mümkündür. Ancak edinmeyi izleyen bir ay içerisinde bildirimin tebliği zorunlu olup bunun sonradan giderilmesi mümkün değildir. Yeni malikin bu seçeneklerden hangisi yararına ise onu tercih etme hakkı vardır. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup, davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.

Somut olayda; davacının kiralananı 28.03.2022 edindiği, kiralananı edinmeyi bildiren ihtarname, bir aylık süre içerisinde olacak şekilde (05.04.2022) tarihinde davalı kiracıya tebliğ edildiği ve davanın da altı aylık yasal sürenin sona ermesinden sonra 06.10.2022 tarihinde açıldığı, dosya kapsamı ile sabittir. Bu itibarla, davacının 6098 sayılı Kanun'un 351/1 maddesine dayalı olarak açtığı ihtiyaç nedeniyle tahliye davası süresinde olup, Mahkemece işin esası değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, tahliye davasının altı aylık süre içerisinde açılmadığı şeklindeki yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişkin kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 363/1 maddesine dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Kararın bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığına gönderilmesine,

11. 03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

----------o----------

E-Bültenimizi İnceleyin