Makaleler


Güncel SGK Uygulamaları ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nde Yapılan Son Değişiklikler


BÜNYAMİN ESEN - SOSYAL GÜV. DENETMENİ - 01 Eylül 2021

 

 

 

MDERGI/8716A.015

(EYLÜL 2021 Sayı: 213)

 

GÜNCEL SGK UYGULAMALARI VE SOSYAL SİGORTA İŞLEMLERİ YÖNETMELİĞİ’NDE YAPILAN SON DEĞİŞİKLİKLER

 

 

Bünyamin ESEN

SGK Sosyal Güvenlik Denetmeni, Sosyal Politika Bilim Uzmanı

 

Özet

Ülkemizde sosyal sigortalar hukukunun temel yasası 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur. Bu yasanın uygulanmasına dair temel alt mevzuat metni ise Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği (SSİY)’dir. Başka bir ifade ile, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bir memuru bu yönetmeliğe bakarak iş yapar, bu yönetmeliğe göre işverenlerin veya sigortalıların taleplerine cevap verir. Uygulamayı doğrudan belirliyor olmasından ötürü SSİY ülkemizde sosyal güvenlik sistemi açısından çok önemli bir alt mevzuat metnidir. Zaman zaman SSİY’de yeni çıkan yasalara uyumlulaştırma veya güncelleme amacıyla değişiklikler yapılmaktadır. En son olarak 18.08.2021 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan değişiklik ile SSİY'de bazı önemli değişiklikler yapılmış bulunmaktadır. Bu çalışmada Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde meydana gelen son değişiklikler ve işverenler açısından uygulamaya etkileri açıklanmış bulunmaktadır.

Anahtar Kelimeler

Sosyal sigortalar hukuku, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği, sigortalı, işveren, işveren yükümlülükleri.

 

1.  Giriş

Ülkemizde sosyal sigortalar hukukunun temel yasası 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur. Bu yasanın uygulanmasına dair temel alt mevzuat metni ise Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği (SSİY)’dir. Başka bir ifade ile, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)’nın bir memuru bu yönetmeliğe bakarak iş yapar, bu yönetmeliğe göre işverenlerin veya sigortalıların taleplerine cevap verir. Uygulamayı doğrudan belirliyor olmasından ötürü SSİY çok önemli bir alt mevzuat metnidir.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği esasen 2006-2008 Sosyal Güvenlik Reformu sonrasında 2010 yılında yayımlanmış ve yürürlüğe girmiş bir alt mevzuat metnidir. Ülkemizde 2004 yılında başlanılan ve tüm unsurlarıyla 2008 yılında uygulamaya geçirilen Sosyal Güvenlik Reformu, çok parçalı sosyal güvenlik altyapısını ortadan kaldırmış ve sosyal güvenlik uygulamalarında tek çatı yönetimini getirmiştir. 5502 sayılı Kanun ile kurulan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yönetimine verilen sosyal sigortalar sistemi 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çerçevesinde yürür. Ülkemizde sosyal sigortalar hukukunda bir değişiklik yapılmak istenildiğinde mutlaka anılan bu kanunda değişiklik yapmak gerekmektedir.

5510 sayılı Kanunun 107 inci maddesinin verdiği yetkiye istinaden çıkartılmış olan SSİY, 2010 yılından yürürlüğe giren esas metni ile geniş ölçüde halen yürürlükte bulunmaktadır. Ancak zaman içerisinde yönetmelikte bazıları ufak bazıları ise kapsamlı değişiklikler yapılmıştır.    

Bu değişikliklerin bir kısmı yeni çıkan kanunlara uyumlulaştırma adımlarını içerirken bazıları ile 5510 sayılı Kanunun uygulama eksikliklerini gidermeyi ve uygulamada yaşanan tereddütleri ortadan kaldırmayı hedef tutmuştur. En son olarak 18.08.2021 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan değişiklik ile SSİY'de bazı önemli değişiklikler yapılmış bulunmaktadır.

Bu çalışmada öncelikle ülkemizde sosyal sigortalar hukukunun uygulanmasına dair temel uygulama mevzuatı sıralanmış, sonrasında ise Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde yapılan son değişikliklerin özeti ve uygulamaya etkileri açıklanmıştır.

 

2.  Sosyal Sigorta Hukukunun Uygulama Metinleri

Ülkemizde sosyal sigortalar hukukunun temel yasası 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur. Bu kanunun uygulama esaslarını düzenleyen en temel alt mevzuat metinleri ise İşveren Uygulama Tebliği ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’dir.

İlk olarak ele alınacak olursa, 01.09.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan İşveren Uygulama Tebliği 5510 sayılı Kanununun 11, 12, 80, 86, 88 ve 90 ıncı maddeleri ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin ilgili hükümleri doğrultusunda işveren yükümlülüklerine ilişkin uygulama esaslarını düzenleyen bir alt mevzuat metnidir. SGK’nın işveren servislerinin temel uygulame metni olan İşveren Uygulama Tebliği işyeri açılışından bildirim yapılmasına kadar her türlü işveren hak ve yükümlülüklerinin uygulama ayrıntılarını düzenlemektedir.

Ülkemiz sosyal güvenlik sisteminin en önemli diğer alt mevzuat metni olan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ise 12.05.201 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğin dayanağı; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 107 nci maddesi hükmüdür. Yönetmelik, on ana kısım ve alt başlıklar halinde düzenlenmiştir. Bu bölümler toplam 127 madde, 11 ek madde ve 36 geçici maddeden oluşmaktadır. Yönetmeliğin amacı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sosyal sigorta hükümleri ile getirilen hak ve yükümlülükleri ve sosyal sigorta işlemlerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa tabi işyeri, işverenler, sigortalı, hak sahipleri ile diğer ilgili kişi ve kuruluşlar Yönetmeliğin kapsamına girmektedir.

 

3.  Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde Yapılan Son Değişiklikler

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde bu çalışmanın yayımı tarihi itibariyle en son olarak 18.08.2021 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan değişiklik ile önemli bazı değişiklikler yapılmıştır. Otuz yedi maddede yapılan değişiklikler ile yapılan düzenlemeler başlıklar halinde aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:

 

Tablo 1: Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde 18.08.2021 tarihinde Yapılan Değişiklikleri Gösterir Tablo

-               5510 Sayılı Kanun’da Çeşitli Yasalarla Yapılan Değişikliklerin Yönetmeliğe Taşınması

-               Yerel bazda meydana gelen durumlarda erteleme yetkisinin il müdürlüklerine verilmesi

-               SMMM ve YMM meslek mensuplarına kendisinin veya bir yakınının vefatı durumunda ek süre verilmesi

-               İş kolu kodunun belirlenmesinde iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin işyeri tehlike sınıfları tebliğinin esas alınmasına ilişkin düzenleme

-               Emekli, dul ve yetimlerin lehine düzenlemeler

-               Bürokrasiyi azaltıcı düzenlemeler

-               İşveren Uygulama Tebliği hükümlerinin yönetmeliğe taşınması

-               İlgisiz bölümlerde yer alan düzenlemelerin gözden geçirilmesi

-               Yazım ve imla hatalarının giderilmesi

-               4/b sigortalılardan sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle geçerli sigortalılık statüsüne prim aktarma işlemi yapılacak olanların, prime esas kazançlarının aktarılacak tutar kadar re’sen belirlenmesine ilişkin düzenleme

-               Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinde beyanname verilme süresi 26 olarak uygulandığından aylık prim ve hizmet belgesi verilme süresinin de takip eden ayın 26’sı olarak belirlenmesine ilişkin düzenleme

-               Arabuluculuk kararına ilişkin belgelerin verilme ve primlerin ödenme sürelerine ilişkin düzenleme

-               Eksik gün belgelerine ilişkin düzenleme

-               Kanunun 4üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine tabi olarak tarımsal faaliyette bulunanların prim ödeme sürelerine ilişkin düzenleme

-               4/c statüsü kapsamındaki sigortalılardan yargı kararı ile görevlerine iade edilenlerin primlerinin ödenme sürelerine ilişkin düzenleme

-               Yapı sınıf ve grubunun belirlenmesi ve fark primin kesinleşmesi

-               Ünitece hesaplanan fark prim borcuna itiraz ve düzensiz çalışan Ek-5 sigortalıların prim ödeme süreleri

-               İşyeri bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgesi açıklamalar kısmının güncellenmesi ile Ek-10 eksik gün bildirim formunun kaldırılması

 

Yukarıda görüldüğü üzere son SSİY değişikliklerinin bir kısmı uygulamanın yeni yürürlüğe giren yasa hükümlerine uyumlu hale getirilmesine matufken bir kısmı ise SSİY ile İşveren Uygulama Tebliği’nin uyumlulaştırılmasına dönüktür. Yönetmelik değişikliklerinin en önemlilerinin ayrıntıları ise şöyle sıralanabilir:

3.1. Erteleme Yetkisinin İl Müdürlüklerine Verilmesi

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin beşinci maddesinin dördüncü fıkrasındaki durumlar yerel mahalde meydana geldiğinden erteleme yetkisinin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne verilmesi amacıyla düzenleme yapılmış ve yararlanma şartları daha açık belirlenmiştir. İlk kez ihdas edilen bu düzenleme sayesinde SGK’nın bilgi işlem sistemlerinde bir arıza olmamasına rağmen, işverenin işyeri dosyasının veya sigortalının ikametgahının bulunduğu il, ilçe, mahalle veya sokakta;

a) Kurumun hizmet satın aldığı internet servis sağlayıcılarında meydana gelen arızalar,

b) Elektrik ve iletişim alt yapısında meydana gelen arızalar,

c) Yangın, yıldırım, infilak ve benzeri olaylar sonucu meydana gelen ve işlem yapmayı engelleyici durumlar,

ç) Sel veya su baskını, fırtına, yer kayması, deprem gibi tabi afetler ile grev, lokavt, sabotaj, terör saldırıları,

nedeniyle 5510 sayılı Kanuna göre SGK’ya verilmesi gereken her türlü bilgi, belge, bildirge ve beyannameler ile SGK’na yapılması gereken başvuruların yasal sürenin son gününde yapılamaması ve söz konusu durumların yetkili makamlardan alınan belgelerin ilgili İl Müdürlüğüne sunularak kanıtlanması halinde bu yükümlülükler SGK’ca sorunların ortadan kalktığı tarihi takip eden beşinci işgününün sonuna kadar ertelenecektir. Muhteviyatı primler de aynı sürede SGK’ya ödenirse bu yükümlülükler yasal süresinde yerine getirilmiş kabul edilecek ve idari yaptırım uygulanmayacaktır. Bu düzenleme ile mücbir hallerde SGK bildirimlerine esneklik getirilmiş ve muafiyet düzenlemesi il müdürlüklerinin uhdesine bırakılmıştır.

3.2. Meslek Mensuplarına Vefat Durumunda Ek Süre Verilmesi

Gelir İdaresi Başkanlığı'nın VUK-118. Maddeye dayanarak yayımladığı 2019-8 sayılı Vergi Usul Kanunu Sirkülerinde, meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi ve vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 gün veya daha az süre kalmış olması durumunda, yakını veya kendisi vefat eden meslek mensubu tarafından beyanname/bildirimleri verilen mükelleflerin mezkûr beyanname/bildirim verilme süreleri ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin son günü, bunların verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 7 nci güne uzatılmıştır. Söz konusu düzenlemeye benzer bir düzenleme SSİY’ne dercedilmiş bulunmaktadır. Bu da SGK uygulamaları açısından ilk kez getirilmiş bulunan bir düzenlemedir. Buna göre aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesini vermeye yetkili meslek mensubunun kendisinin veya birinci dereceden yakınının, SGK’ya verilmesi gereken her türlü bilgi, belge, bildirge ve beyannamelerin verilmesine veya SGK’na yapılması gereken başvurulara ilişkin sürelerin bitimine 7 gün veya daha az süre kala vefat etmesi halinde, söz konusu yükümlülüklerinin yasal sürelerinin son gününü takip eden günden itibaren yedinci günün sonuna kadar yerine getirilmesi ve bu süre içinde sigorta primlerinin ödenmesi halinde bu yükümlülükler yasada öngörülen sürede yerine getirilmiş sayılmış olacaktır.

3.3. Konut Kapıcılığı İşleri ile İlgili Yasal Düzenlemenin Taşınması

5510 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesine 21/3/2018 tarihinden itibaren ev hizmetlerinde çalışanlara ilişkin hükümlerin "konut kapıcılığı" işlerinde çalışanlar için de uygulanmasına yönelik hükümler getirilmiş olup SSİY’nin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasına "konut kapıcılığı" ibaresi eklenmiştir. Yeni bir düzenleme olmayıp, yalnızca kanuni düzenleme Yönetmeliğe taşınmıştır.

3.4. Vazife Malullüğü Aylığı Alan Muhtarların Sigortalılığı

2108 sayılı Muhtar Ödenek ve Sosyal Güvenlik Kanununda 5510 sayılı Kanun kapsamında aylık alan muhtarların sigortalı sayılmayacakları belirtilmiştir. Bu nedenle harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri veya 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden muhtar olarak seçilenler hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile uzun vadeli sigorta kolları uygulanmayacağına dair Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendinde düzenleme yapılmıştır.

Şöyle ki, ülkemizde sosyal güvenlik yasaları gereğince emekli aylığı alanlar muhtar seçilmeleri halinde ayrıca sigortalı sayılmamaktadır. Bu durum vazife malulü aylığı alan muhtar sigortalılar için de geçerli olup uygulamaya açıklık getirilmiştir, son SSİY düzenlemesi uygulamadaki tereddütlerin giderilmesine yöneliktir.

3.5. İşten Ayrılış ve Eksik Gün Nedenlerine İlişkin Kod Değişikliğinde SGK’nın Yetkilendirilmesi

Sigortalı işten ayrılış bildirgesinin arka yüzünde yer alan açıklamalar kısmında sigortalı işten ayrılış ve eksik gün nedenleri gerek 5510 sayılı Kanundaki mevzuatsal değişiklikler gerekse başka kanunlardaki değişiklikler veya yeni kanunlardan doğan uygulama yenilikleri nedeniyle sürekli olarak değişebilmektedir. Bu nedenle SSİY ekinde yer alan işten ayrılış bildirgesinde işten ayrılış ve eksik gün nedenlerinde her değişiklikten sonra düzenleme yapılmaktadır. Bu durumun önlenmesi amacıyla Yönetmeliğin 25 inci maddesinin birinci fıkrasına cümle eklenerek eksik gün nedenlerine ilişkin kodları belirlemeye ve bu kodlarda değişiklik yapmaya SGK yetkili kılınmış, işverenlere SGK’ca duyurulması yönünde düzenleme yapılmıştır. Bu değişiklik sonrasında yönetmelik değişikliğine gidilmeden işten ayrılış ve eksik gün nedeninde düzenleme yapılabilmesine imkân sağlanmış ve bürokrasi azaltılmıştır.

3.6. İşyeri Dosyalarının Birleştirilmesi, Otomatik Tescil ve İşyeri Tescile İlişkin İşveren Uygulama Tebliğinde Yer Alan Esasların Yönetmeliğe Taşınması

2018 Mart ayında yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla bazı kanunlarda değişiklik yapılmıştır. 5510/11 inci madde de düzenlemeye gidilerek; 4/a bendi kapsamında sigortalı çalıştırılmasa dahi, şirket kuruluş sözleşmesi, ruhsat gibi belgelere istinaden Kurumca işyeri tescili yapılacaktır. Bu düzenlemeye yönetmelikte yer verilmiştir.

5510 sayılı Kanunun 11 nci maddesinin son fıkrasında İşyeri bildirgesinin şekli ve içeriği ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasların SGK’ca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği, belirtilmiştir. Ayrıca, işyeri dosyalarının birleştirilmesine ilişkin olarak 5/12/2017 tarihinde yapılan düzenlemeyle 27 nci maddeye on ve on birinci fıkralar eklenmiştir.

Keza, işverenin 18 yaşından küçük olması veya kendisine vasi atanmış bir "sınırlı ehliyetsiz" olması hallerinde, işyeri bildirgesinin işverene ait bölümlerinin velisinin veya vasisinin adı ile doldurularak imzalanmasını müteakip, veli/vasi işveren vekili sayılarak işyeri tescil edilecektir.

3.7. Mahiyet Kodu, İş Kolu Kodu ve İşyeri Bildirgesi Ekinde Verilecek Belgelere İlişkin Düzenlemeler

Mahiyet kodunun belirlenmesine ilişkin 28. maddenin birinci fıkrasında yapılan düzenlemeyle kamu sektörüne ilişkin açıklama eklenerek kamu sektörünün mahiyetine ilişkin tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır. Buna göre, işyeri tescili aşamasında özel sektöre ait devamlı işyerlerine, ‘2’ ve özel sektöre ait geçici işyerlerine ‘4’, kamu sektörüne ait devamlı işyerlerine ‘1’ ve kamu sektörüne ait geçici işyerlerine de ‘3’ mahiyet kodu verileceği netleştirilmiştir.

İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği her sene gerçekleşen çalışmalar sonucunda güncellenmektedir. Söz konusu tebliğde dörtlü ve altılı iş kolu kodları bulunmakta olup buna karşın Yönetmelik ekinde yer alan "Ek-12 İşkolu Kodu Listesi" güncel bulunmadığından iş kolu kodunun belirlenmesinde ilgili Tebliğe atıf yapılmasının uygun olacağı değerlendirildiğinden Yönetmeliğin 28 inci maddesinin birinci fıkrasının b) bendinde değişiklik yapılmıştır.

Bürokrasinin azaltılması ve işyeri tescilinin kolaylaştırılması amacıyla işyeri bildirgesi ekinde verilmesi gereken belgelerin ihtiyaç duyulması halinde istenilmesine yönelik Yönetmeliğin 29 uncu maddesinde değişiklik yapılmıştır. Tescil aşamasında sadece elektronik ortamda alınamayan belgeler talep edilecektir.

3.8. İşveren Uygulama Tebliğinden Yönetmeliğe Taşınan Hususlar ve İşyeri Bildirgesinin Elektronik Ortamda Verilmesi

5510 sayılı Kanunun 11 nci maddesinin son fıkrasında işyeri bildirgesinin şekli ve içeriği ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasların SGK tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği, belirtilmiştir. Bu kapsamda İşveren Uygulama Tebliğindeki 8.1.1- İşyerinin Tescili başlığındaki devir, nakil hallerinde yapılacak işlemlere ilişkin hususlar Yönetmeliğin 33 üncü maddesine taşınmıştır. Zira, İşveren Uygulama Tebliğinden taşınmıştır)5/12/2017 tarihinde yapılan düzenlemeyle Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğin 27 nci maddesinde işyeri bildirgesinin elektronik ortamda gönderilme esası kabul edilmiştir. Bu uygulama yönetmeliğe de alınmış bulunmaktadır.

3.9. İş Kazası Tespitinin Yapılması ile Yurtdışından Alınan Raporlarda Onay Sürecinin Kısaltılması

Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği istirahat raporlarının sağlık hizmeti sunucularında onaylanması gerekmekte olup, üçüncü fıkrasında ise bu durumun istisnaları belirlenmişti. 3/5/2014 tarihinde yapılan değişiklikle birinci fıkrada yer alan onaylama zorunluluğu kaldırılmış ancak üçüncü fıkrada değişiklik yapılmamıştır. Birinci fıkrada yapılan değişikliğe paralel olarak üçüncü fıkrada sayılan istisnalar yerine "sigortalıların" ifadesi getirilerek yurtdışından alınan istirahat raporlarının sadece yurtdışı temsilciliklerinden alınan onayla geçerli sayılması sağlanmıştır. Böylece daha önce yapılan düzenleme ile birliktelik sağlanmıştır.

Keza, son düzenleme ile yurtdışı temsilciliklerinden alınan raporların ayrıca ülkemiz sağlık kuruluşlarınca onaylanması uygulamasına son verilmiş olacak, sigortalılar açısından süreç kısaltılmıştır. Buna göre Sigortalıların ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerdeki tedavileri sonucu verilen istirahat raporlarının ilgili ülke mevzuatına uygun olduğunun ülkemiz dış temsilciliklerince onanması hâlinde, yetkilendirilen hekim ve sağlık kurullarının ayrıca onayı aranmayacaktır.

3.10. Ödenek Hesabında Kanuna Paralel Düzenleme

5510 sayılı Kanunun 17 nci maddesine göre; sürekli veya geçici iş göremezlik ödeneğine esas günlük kazanç, kazanç dönemini oluşturan 3 aydaki sigortalı için bildirilen toplam kazançların toplam prim ödeme gün sayısına bölünmesiyle hesaplanmaktadır. Bununla birlikte Yönetmelikte yer alan; "birden fazla işyerinde çalışan sigortalılar için günlük kazançların ayrı ayrı hesaplanarak toplanması" hükmü, Kanunda belirtilen günlük kazanç hesabıyla örtüşmediğinden ve ilgili sigortalılara hak ettiklerinden daha fazla ödenek veya gelir ödenmesine sebebiyet verdiğinden, 40 ıncı maddenin beşinci fıkrası yeniden düzenlenmiş, geçici iş göremezlik ödeneği ile sürekli iş göremezlik gelirine esas tutulan günlük kazanç hesabında kanun ile paralellik sağlanmıştır.

3.11. Mahsuplaşmanın Yaygınlaştırılması

Yönetmeliğin 40 ıncı maddesinin yedinci fıkrasında geçici iş göremezlik ödeneklerinin Kuruma ödenecek sigorta priminden mahsuplaşması kamu idareleri ve toplu iş sözleşmesi bulunan işyerleri ile sınırlı olarak uygulanmakta olup yapılan düzenleme ile tüm işyerlerinin SGK ile mahsuplaşma protokolü yapmalarına olanak sağlanmıştır. Buna göre protokol imzalayan işverenler, hekim istirahatli olan sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneklerini SGK adına ödeyerek SGK’ya olan borçları üzerinden mahsuplaşabilecektir.

3.12. İş Kazası ve Meslek Hastalığı Tespit İşlemleri

Mevcut uygulamada sigortalıların ölümünün iş kazası/meslek hastalığına bağlı olup olmadığının tespiti SGK Sağlık Kurulunca yapılmaktadır. Ayrıca, talep olması halinde tedavisi devam ederken ölen sigortalıların da ölümünün iş kazasına/meslek hastalığına bağlı olup olmadığı SGK Sağlık Kurulunca değerlendirilmektedir. Bu konuda Yönetmeliğin 42nci maddesinin birinci fıkrasına eklenen hükümler uygulamaya açıklık getirilmiştir.

3.13. Hasta Sigortalı ve Hak Sahiplerinin Sevk İşlemleri

Yönetmeliğin 50 nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde 5/12/2017 tarihinde yapılan değişiklikle Kanunun 4/1-(a) veya 4/1-(b) bendi kapsamındaki sigortalılardan, prim ve prime ilişkin her türlü borcu bulunanlardan, primi ödenmiş gün sayısı en az 1800 olanların sevk işlemleri yapılarak, bunlara ilişkin masrafların SGK’ca karşılanması sağlanmıştır. 1800 günden daha fazla prim ödeme gün sayısı bulunmasına rağmen primi ödenmiş borçsuz gün sayısı 1800 gün olmadığı için masrafları kendilerince karşılanmak üzere sevk işlemi yapılan sigortalılar ile hizmet borçlanması yoluyla 1800 gün koşulunu sağlayan ve yine masrafları kendilerince sağlanan sigortalılara ilişkin sevk masraflarının SGK’ca karşılanması usulüne son SSİY değişikliği ile açıklık getirilmiştir.

3.14. Hastaların Sağlık Kurulu Raporlarının Geçerlik Süreleri

Sigortalıların talep tarihinden önceki 6 ay içerisinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ile müracaat edebilmelerine uygulamada imkân bulunmakta olup bu husus 53’üncü madde üçüncü fıkrada yapılan düzenleme ile Yönetmeliğe taşınmış, bürokratik süreçler kısaltılmıştır.

3.15. Toptan Ödeme Yapıldıktan Sonra Hizmet Tespiti

Toptan ödeme talebinde bulunan sigortalının toptan ödeme yapıldıktan sonra, önceki sürelere ait hizmetinin tespit edilmesi ve tespit edilen bu hizmet süresi ile oluşan yeni durumunun değerlendirilmesine açıklık getirilmesi bakımından Yönetmeliğin 59 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına cümle eklenmiştir. İlk kez getirilen bu düzenleme ile, toptan ödeme talep tarihinden önceki hizmet sürelerinin daha sonra tespit edilen ve bu sürelerle birlikte yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanan sigortalılardan, toptan ödeme talebinden önce tahsis talebinde bulunanlara ilk tahsis talep tarihi, diğerlerine ise toptan ödeme talep tarihi esas alınarak aylık başlangıcının belirlenmesi, toptan ödeme tutarının ise bağlanacak aylıktan mahsup edilmesi sağlanmıştır.

3.16. Ölüm Aylığının Paylaştırılmasına İlişkin Kanuni Düzenlemenin Taşınması ve 2330 sayılı Kanuna Göre Talepte Bulunan Ana/Babaya İlişkin Şartlarda Birlik Sağlanması

5510 sayılı Kanunun ölüm aylığının paylaştırılmasına yönelik hükümlerinin düzenlendiği 34 üncü maddesinde 7103 sayılı Kanunla 21/3/2018 tarihinden itibaren yapılan değişiklik ile hak sahibi olarak aylık bağlaması talebinde bulunup 4/1-(a) kapsamında sigortalılığı bulunan çocuklara, 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurana kadar aylık ödenmeye devam edileceği, aylık almakta iken 4/1-(a) kapsamında sigortalılığı bulunanların yaş ve öğrencilik nitelikleri devam ettiği sürece yetim aylıklarının kesilmeyeceği hususu düzenlenmiş olup bu hüküm Yönetmeliğe taşınmıştır.

Yönetmeliğin 60 ıncı maddesinin dördüncü fıkrasında yapılan düzenleme ile 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış veya bağlanmasına hak kazanmış olanlardan ölenlerin anne ve babalarına Kanunun 56 ncı maddesi ile 5434 sayılı Kanunun mülga 77 nci maddesinin (a) ve (b) fıkraları ile mülga 92 nci maddesinde sayılan haller hariç olmak kaydıyla herhangi bir şart aranmaksızın aylık bağlanacağı, hükmünün 4/1-(a) ve 4/1-(b) kapsamındaki sigortalıların hak sahibi ana/babalarına uygulanması yönünde düzenleme yapılmıştır.

3.17. Ölüm Toptan Ödemesi Yapıldıktan Sonra Hizmet Tespiti

5510 sayılı Kanuna göre toptan ödeme yapılarak tasfiye edilmiş süreler, borçlanılarak veya yurt dışı hizmetleri birleştirilerek ya da sonradan hizmet tespiti nedeniyle hak kazanılan sürelerin eklenmesi suretiyle ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli 1800 prim gün sayısının tamamlanması halinde, hak sahiplerinin yazılı isteği üzerine Kanunun 31 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre ihya edilebilmekte ve söz konusu süreler, ihya edilen süreye ilişkin tutar dahil her türlü borçların ödendiği tarihi takip eden aybaşı itibarıyla aylık bağlanmasında dikkate alınmaktadır. Ancak, sigortalıların ölüm tarihinden önceki sürelere ait hizmetlerinin ölüm tarihinden sonra tespit edilmesi sonucu hak sahiplerine ölüm sigortasından ölüm aylığı bağlanabilmesi için Kanunda öngörülen prim ödeme gün sayısı şartının ölüm tarihi itibariyle yerine getirilmiş olması nedeniyle, hak sahiplerine bağlanacak aylığın; sigortalının ölüm tarihini, hak sahibi olma niteliğinin ölüm tarihinden sonra kazanılması halinde, bu niteliğin kazanıldığı tarihi, ölüm aylığının kesilmesine yol açan sebebin ortadan kalkması halinde, talep tarihini, takip eden ay başından itibaren başlatılması yönünden düzenleme yapılarak uygulama birliği sağlanmıştır.

3.18. Borçlanma Sürelerinin Belirlenmesi

5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesine göre borçlanma yapılabilmesinin ilk şartı bu Kanuna göre sigortalı olunması gerekmekte olup diğer taraftan Kanunun tanımlar başlıklı 3 üncü maddesinde, sigortalı, adına prim ödenmesi gereken veya prim ödemesi gereken kişi olarak belirtilmiştir. Bu nedenle 41 inci madde kapsamında borçlanma yapılabilmesi için 4/1-(a) kapsamındaki sigortalılar açısından prim bildirilme/tahakkuk etme şartı, 4/1-(b) açısından da primin tahakkuk etmiş veya ödenmiş olması, 4-1(c) bendi kapsamında tescil edilmiş olması şartı getirilerek Yönetmeliği 66 ncı maddesinin birinci fıkrası 5510 sayılı Kanunda belirtilen hükümler doğrultusunda tekrar düzenlenmiştir.

Kanunun 41 inci maddesinin dördüncü fıkrasında bu Kanuna göre tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihinin borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürüleceği hüküm altına alındığından borçlanma gün sayısı ve kazançların geriye götürülen sürelere mal edilmesine yönelik 66 ncı maddenin üçüncü fıkrasında düzenleme yapılmıştır.

Borçlanma gün sayısının ilgili aylara mal edilmesinde ayın 30, yılın ise 360 gün olarak dikkate alınması ve kanunla belirlenmiş sürelerin borçlanılması halinde borçlanma sürelerinin kanunla belirlenmiş süreleri aşamayacağına yönelik 66 ncı maddenin on ikinci fıkrasında değişiklik yapılmıştır.

3.19. Aylık Ödeme Gününün Cumartesi-Pazar ya da Resmî Tatile Gelmesi Durumunda Ödeme Günlerinde Değişiklik Yapılmadan Ödeme Yapılması

Gelir veya aylık alan sigortalı ve hak sahiplerinin ödeme günlerinin cumartesi ve pazar günü ile resmi tatil günlerine rastlaması halinde gelir ve aylıklarını ödeme günlerinde herhangi bir değişiklik yapılmaksızın zamanında almaları ile 2018 yılından bu yana ödenmekte olan bayram ikramiyelerinin bayramın içinde bulunduğu aydan önce ödenmesi durumunda ödeme tarihinde hak edilen ikramiye tutarının gelir ve aylıklarda olduğu gibi iade alınmamasına yönelik düzenleme yapılmıştır.

3.20. 4/b Sigortalılardan Sigortalılık Hallerinin Çakışması Nedeniyle Geçerli Sigortalılık Statüsüne Prim Aktarma İşlemi Yapılacak Olanların, Prime Esas Kazançlarının Re’sen Belirlenmesi

5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinin son fıkrasında bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasların, SGK tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Bu kapsamda İşveren Uygulama Tebliğindeki 7- Prime Esas Kazancın Tespitine İlişkin Usul ve Esaslar başlığının Yönetmeliğe taşınması amaçlanmıştır. Bu doğrultuda Yönetmeliğin 97 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere İşveren Uygulama Tebliğinin 7- Prime Esas Kazancın Tespitine İlişkin Usul ve Esaslar başlığı Yönetmeliğe taşınmıştır.

3.21. İşveren Uygulama Tebliğinden Primlere İlişkin Esasların Yönetmeliğe Aktarılmasına İlişkin Düzenleme

5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinin son fıkrasında bu maddenin uygulamasına ilişkin usûl ve esasların, SGK tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Bu kapsamda İşveren Uygulama Tebliğinin 2.1.2.3-Ay/Dönem İçinde Bazı Günlerde Çalışmamış ve Çalışmadığı Günler İçin Ücret Almamış Sigortalıların Prim Ödeme Gün Sayılarının Hesaplanması, 2.1.2.4- İşverenlerce Kurumumuzdan Geçici İş Göremezlik Ödeneği Alan Sigortalılara İstirahatli Oldukları Süreler İçin Ücret Ödenmesi Halinde Prim Ödeme Gün Sayısının Hesaplanması ve 2.1.2.5- Hafta Tatili Ücretine Hak Kazanıp Kazanılmamasına Göre Prim Ödeme Gün Sayısının Hesaplanması başlıklı kısımlarının Yönetmeliğe taşınması amacıyla düzenleme yapılmıştır.

3.22. SGK’ya Bildirimlerin Son Tarihi ve Arabuluculuk Kararlarına İlişkin Belge Verme ve Prim Ödeme Sürelerine İlişkin Düzenleme

Mevcut SGK uygulamasında aylık prim ve hizmet belgesi özel nitelikteki işyeri işverenleri, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’ünde, Resmî nitelikteki işyeri işverenleri ise, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı takip eden ayın 23’ünde verilmektedir. Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinde ise verilme süresi 26 olarak uygulandığından uyum amacıyla aylık prim ve hizmet belgesi verilme süresi de 26 olarak düzenlenmiştir. Bu doğrultuda Yönetmeliğin 102 nci maddesinin üçüncü fıkrası ile altıncı fıkrasının son cümlesinde düzenleme yapılmıştır.

İş mahkemelerine dava açma usulü değiştiği ve arabuluculuk müessesesi hukuk sistemimize girdiği için, işe iade kararı verilen işçiler için sonradan düzenlenen APHB'lerin yasal süresinde verilmiş sayılabilmeleri adına, arabuluculuk sistemiyle uyumlaştırma yapılmıştır. Buna göre işçinin işe iadesi için kesinleşen mahkeme veya özel hakem veya arabuluculuk kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak üzere başvurmuş olması kaydıyla, işe başlatılsın veya başlatılmasın bu nitelikteki işçilere çalıştırılmayan süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklar, akdin feshedildiği aydan başlanılarak ilgili ayların prime esas kazançlarına dahil edilerek işsizlik sigortası primi de dahil olmak üzere tüm sigorta kollarına ait primler kesilir ve bu süreler hizmetten sayılacaktır. İşçi işe başlatıldığında bildirim süresine ait ihbar ücreti ile kıdem tazminatının peşin olarak ödenmesi halinde bu ödeme işçiye ödenecek en çok dört aya kadar olan ücret ve diğer alacaklarından mahsup edilecektir. 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesi uyarınca bildirim süresine ait ihbar ücret ile kıdem tazminatının prime tabi tutulmaması nedeniyle işçiye işe başlatılması halinde ödenecek en çok dört aya kadar olan ücret ve diğer hakları mahsup edilmemiş haliyle prime tabi tutulacak ve bu süreler prim ödeme gün sayısından sayılacaktır.

3.23. Eksik Gün Belgelerinin Verilmeyerek İbraz Edilmek Üzere Saklanması

Ay içinde sigortalıları 30 günden az bildiren işverenlerin eksik gün bildirim yükümlülüğü 7103 sayılı Kanunla yapılan değişiklik ile kaldırılmıştır. Bunun yerine SGK tarafından istenildiğinde ibraz edilmek üzere eksik güne ilişkin belgelerin saklanması yeterli olmaktadır. Söz konusu düzenlemeye ilişkin olarak Yönetmeliğin 102. Maddesi 13,14 ve 15. Fıkralarda düzenleme yapılmıştır.

3.24. Fiili Hizmet Süresi Kapsamına Alınan Eczacı, Hemşire ve Sağlık Meslek Mensupları

3/8/2018 Tarihli ve 30498 Sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 26/07/2018 tarihli ve 7146 sayılı Kanunun 11 inci maddesi ile; 5510 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasındaki tabloya eklenen 20 nci sıra ile 11/4/1928 tarihli ve 1219 sayılı Kanun, 25/2/1954 tarihli ve 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu ve 18/12/1953 tarihli ve 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu sayılan ve insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde çalışanların hizmet sürelerine bu işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 gününe 60 gün fiili hizmet süresi zammı eklenmesi öngörülmüştür. Buna göre, Kanunun 40 ıncı maddesine göre fiili hizmet süresi zammı uygulamasından ilk defa faydalandırılmaya başlanacak olan 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılan aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgelerinin gönderilme süreleri ile ilgili olarak fiili hizmet süresi zammı prim belgelerinin gönderilme sürelerinin belirlendiği Yönetmeliğin 102 nci maddesinin on sekizinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendinde düzenleme yapılmış aynı şekilde ödenme süresine ilişkin hükümlerin yer aldığı 108 inci maddenin on yedinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendinde düzenleme yapılmıştır.

3.25. 4/c Kapsamındaki Sigortalılardan Yargı Kararı ile Görevlerine İade Edilenlerin Primlerinin Ödenme Sürelerine İlişkin Düzenleme

Yönetmeliğin 108 inci maddesinin on sekizinci fıkrasının (a) bendinin (3) numaralı alt bendi; "Görevden uzaklaştırılmasına rağmen idarî tasarrufla ya da yargı kararı ile görevlerine iade edilenler veya görevine son verilmesine rağmen idarî tasarrufla görevlerine iade edilenler için geriye dönük olarak ödenen aylık veya ücrete," şeklinde değiştirilmiştir. Böylece görevine son verilen 4/c kapsamındaki sigortalılardan yargı kararı ile görevlerine iade edilenlerin sigorta primlerinin gecikme cezası ve gecikme zamları ile birlikte SGK’ya ödenmesine yönelik yasal hüküm yönetmeliğe işlenmiştir.

3.26. Yapı Sınıf ve Grubunun Belirlenmesi ve Fark Primin Kesinleşmesi

Yönetmeliğin 111 nci maddesinin; Dördüncü fıkrası; "İnşaatın ruhsatnamesinde yer alan yapı sınıfı ve grubu esas alınarak araştırma işlemi yapılır." şeklinde değiştirilmiştir. Düzenleme ile ruhsat vermeye yetkili mercilerin düzenledikleri ruhsatlarda belirtilen yapı sınıf ve grubunun esas alınarak araştırma işleminin yapılması amaçlanmıştır. Böylece yapı sınıf veya grubuna yapılan itirazlar ortadan kalkacak, SGK Denetmenleri’nin iş yükleri azalacak, iş ve işlemler hızlanacak, üniteler arası farklı değerlendirmelere meydan verilmeyecek, uygulamada birlik sağlanacaktır.

Keza yönetmeliğe "İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenmesi veya itirazda bulunulmaması halinde borç kesinleşir ve işlemler sonuçlandırılır." hükmü eklenmiştir.

3.27. Ünitece Hesaplanan Fark Prim Borcuna İtiraz Düzenlemesi

Yönetmeliğin 112’nci maddesinin dördüncü fıkrası "Ünitece hesaplanan borca işverence faturalı işçilik ödemeleri, fatura mukabili iş yaptırılması, işin kısmen devamlı işyeri sigortalıları ile yapılması, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamı dışındaki kişilerin çalışması nedenleriyle itiraz edilmesi halinde, Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılır." şeklinde değiştirilmiştir. Dördüncü fıkradaki değişiklik ile madde metnindeki başka nedenlerin sınırlarının çizilmesi, tüm itirazların denetime gönderilmesinin engellenerek gereksiz yazışmaların önüne geçilmesi, emek, zaman ve kaynak israfının engellenmesi amaçlanmıştır.

3.28. Düzensiz Çalışan Ek-5 Sigortalıları ve Tarımda Kendi Nam ve Hesabına Çalışan Sigortalıların Prim Ödeme Süreleri

Yönetmeliğin Ek 1 inci maddesinin yedinci fıkrasındaki düzenleme ile EK-5 kapsamında düzensiz çalışan sigortalıların prim ödeme günleri yeniden düzenlenmiştir. Buna göre bu sigortalılar, genel sağlık sigortası primi ile kısa ve uzun vadeli sigorta kolları primlerinden ait olduğu yılın Ocak-Haziran dönemi primlerini Temmuz ayı sonuna, Temmuz-Aralık dönemi primlerini takip eden yılın Ocak ayı sonuna kadar ödeyecektir. Keza, 4/b-(4) kapsamında tarımsal faaliyette bulunanlar da aynı şekilde yılda iki kez prim ödeme sistemine geçirilmiştir. Düzenlemeyle düzensiz çalışma dönemlerine göre gelir elde etmekte olan veya tarımsal üretimin mahsul döneminde gelir elde eden sigortalıların ödeme güçlerinin arttığı dönemlerde sigorta primlerini gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmadan ödeyebilmelerine imkan sağlanması amaçlanmıştır.

3.29. İşyeri Bildirgesinin Güncellenmesi

İşyeri Bildirgesinde yer alan bazı alanlarda (E, F, G ve H) yer alan ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün MERNİS sisteminden otomatik aktarımı yapılabilen bilgi alanları çıkarılmıştır. Ayrıca, işyeri bildirgesi ile e-sigorta şifre başvurularının tek seferde yapılabilmesine imkân sağlamak amacıyla, işyeri bildirgesine "I-E-SİGORTA KULLANICISI BİLGİLERİ" başlıklı bir bölüm ilave edilmiş olup bu nedenle ilgili bildirge güncellenmiştir.

3.30. HİTAP Girişlerinin Hızlandırılması Bakımından İdari Para Cezalarının Ertelenmesi

4/1-c sigortalılarının göreve girişten itibaren tüm hizmet bilgilerini içeren HİTAP programında bilgilerin eksik olması halinde yapılacak işlemler tamamlanamayarak ilgililerin mağduriyetlerine neden olunmaktadır. SSİY’de yapılan düzenleme ile HİTAP’ın uygulamaya alındığı 14/4/2012 tarihinden önce görevden ayrılan sigortalılardan emekli olmayanlar ile naklen başka bir kamu kurumuna geçmeyenlerin bilgilerinin 2/7/2018 tarihine kadar girilmesi gerektiği belirtilmiştir. Söz konusu hüküm yönetmeliğe işlenmiştir.

14/4/2012 tarihinden önce kapanan, devredilen veya özelleştirilen kurumlarda görev yapan personelin özlük dosyaları diğer kamu kurumlarına devredilmiştir. Sümer Holding’e devredilen SEKA, TZDK, ORÜS, TÜGSAŞ gibi kurumlar bulunmaktadır. Bu durumda özlük dosyalarını devir alan Sümer Holding tarafından söz konusu personelin kendi kurum personeli olmadığı ve özlük dosyalarına erişilemediği gibi gerekçelerle Kurumlarına idari para cezası uygulanamayacağı, yine Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmesinin ardından Devir Tasfiye Komisyonunca Başbakanlık Personelinin özlük dosyalarının devredildiği Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına idari para cezası uygulandığı, ancak Bakanlıkça söz konusu personelin kendi personeli olmaması nedeniyle bu işleme itiraz edilerek HİTAP girişlerinin yapılmayacağı belirtilmiştir. Bu nedenle, kapatılan, devredilen, özelleştirilen kurum personelinin HİTAP’a bilgi girişlerinin özlük dosyaları arşivlerinde yer alan kurumların kendi personeli olmadığı yıllara ilişkin eski kayıtların girilmesi halinde idari para cezası uygulanması nedeniyle bilgi girişinden imtina edildiğinden bu durumlarda idari para cezası ödenmeyeceğine yönelik olarak Yönetmeliğin ek 6 cı maddesine altıncı ve on beşinci fıkralar eklenmiştir.

3.31. Ek-9 Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin Güncellenmesi

Yönetmeliğin 102 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve altıncı fıkrasının son cümlesinde yapılan düzenlemeye paralel olarak Ek-9 aylık prim ve hizmet belgesinin arka sayfasında yer alan açıklamalar kısmının 1 numaralı maddesindeki 23 ibaresi 26 olarak güncellenmiştir. Eksik gün belgelerinin SGK’ya verilmesi yükümlülüğü kaldırıldığından Ek-9 aylık prim ve hizmet belgesinin arka sayfasında yer alan açıklamalar kısmının 11 numaralı maddesi güncellenmiştir. Sigortalılara ilişkin aylık prim ve hizmet belgesi belge türlerine 56 ve 57 numaralı belge türleri eklenmiştir. Ek-9 aylık prim ve hizmet belgesinin arka sayfasında yer alan eksik gün nedenlerine 25-Diğer Belge/Kanun Türlerinden Gün Tamamlama ve 26-Kısmi İstihdama İzin Verilen Yabancı Uyruklu 27-Kısa Çalışma Ödeneği ve Diğer Nedenler, 28-Pandemi Ücretsiz İzin (4857 GEÇ.10.MD, 29-Pandemi Ücretsiz İzin ve Diğer Nedenler eksik gün nedenleri eklenmiştir. Ek-9 aylık prim ve hizmet belgesinin arka sayfasında yer alan işten çıkış nedenlerine 39,40, ve 41 numaralı işten çıkış nedenleri eklenmiştir.

3.32. Ek-10 Eksik Gün Bildirim Formunun Yürürlükten Kaldırılması

27.03.2018 tarih ve 30373 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 67 nci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 86 ncı maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarında yapılan değişiklik ile ay içinde bazı işgünlerinde çalıştırılmayan ve ücret ödenmeyen sigortalıların eksik gün nedeni ve eksik gün sayısı, işverence ilgili aya ait aylık prim ve hizmet belgesinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesiyle beyan edileceği belirtilmiştir. Söz konusu düzenleme ile eksik gün bildirimine ilişkin belgelerin Kuruma verilme yükümlülüğü kaldırılmıştır. Bu nedenle Yönetmeliğin ekinde yer alan EK-10 belgesi yürürlükten kaldırılmıştır.

3.33. Hak Sahibi Olma Tarihinin Belirlenmesi

Yönetmeliğin 60 ıncı, 62 nci ve 67 nci maddelerinde prim borcu olan sigortalıların hak sahiplerine gelir/aylık bağlanmasında prim borçlarının tahsil edilmesi sonrasında aylığın ölüm tarihini, hak sahibi niteliğinin ölüm tarihinden sonra kazanılması durumunda hak sahibi niteliğinin kazanıldığı tarihi takip eden ay başından başlatılması yönünde 5/12/2017 tarihinde yapılan değişiklik doğrultusunda geçici 7 nci maddenin üçüncü fıkrasında düzenleme yapılmıştır.

3.34. Çalışmaya Başladıktan Sonra Oluşan Çalışma Gücü Kaybı Kapsamında Aylık İçin Aylık Talep Tarihinde 4/1-c Sigortalısı Olma Şartı

Yönetmeliğin geçici 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna eklenen cümle ile 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Kanun hükümlerine tabi olarak çalışmaya başlamış olanlara, çalışmaya başladıktan sonra, ortaya çıkan %40-%59 arasındaki çalışma gücü kayıp oranları esas alınarak aylık bağlanabilmesi için aylık talep tarihinde Kanunun 4/1-(c) kapsamında sigortalı olma şartının aranmaması sağlanmıştır.

3.35. Eksik Hizmet Süreleri

Yönetmeliğin geçici 35 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "eksik hizmet süresi" ifadesinden iptal edilen prim ödeme gün sayısı mı aylığa hak kazanma koşullarına esas prim ödeme gün sayısı mı anlaşılacağı hususunda tereddüt edildiğinden, konuya açıklık getirilmesi açısından "aylığa hak kazanma koşullarına esas hizmet" ibaresi eklenerek tereddütlerin giderilmesi sağlanmıştır.

Yönetmeliğin geçici 35 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan düzenleme ile prim ödeme gün sayısı koşulunun yerine gelmediği anlaşılarak aylıkları iptal edilen sigortalıların bu sürelerini borçlanma veya sigortalılığı devam ettirilmek suretiyle tamamlanması durumunda yersiz ödemenin tespitinde; son aylık ödenen tarihten eksik hizmet süresi kadar geriye gidilerek tespit edilecek sürede yapılmış olan yersiz ödeme tutarları yanında, bu madde kapsamında hesaplanan aylıklar ile ödenen aylık miktarları arasındaki fark tutarlarının da dahil edilerek SGK zararının önüne geçilmesi amaçlanmıştır.

Yönetmeliğin geçici 35 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan düzenleme ile eksik hizmet süresinin 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanılması sonucu oluşan borçlanma tutarlarının aylıklardan kesilmek yerine ilgililer tarafından ödenmek suretiyle tahsil edilmesine yönelik düzenleme yapılmıştır.

Keza, Yönetmeliğin geçici 35 inci maddesine eklenen dördüncü fıkra ile 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanılan sürelerin 5510 sayılı Kanunun

4/1-(b) kapsamında sigortalılık hali sayılmasına yönelik olarak 7186 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelere uyum sağlanmasına yönelik düzenleme yapılmıştır.

 

4.  Sonuç

Ülkemizde sosyal sigortalar hukukunun temel yasası 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur. Bu yasanın uygulanmasına dair temel alt mevzuat metni ise Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği (SSİY)’dir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bir memuru bu yönetmeliğe bakarak iş yapar, bu yönetmeliğe göre işverenlerin veya sigortalıların taleplerine cevap verir. Uygulamayı doğrudan belirliyor olmasından ötürü SSİY ülkemizde sosyal güvenlik sistemi açısından çok önemli bir alt mevzuat metnidir.

Zaman zaman SSİY’de yeni çıkan yasalara uyumlulaştırma veya güncelleme amacıyla değişiklikler yapılmaktadır. En son olarak 18.08.2021 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan değişiklik ile SSİY'de bazı önemli değişiklikler yapılmış bulunmaktadır. Bu çalışmada Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde meydana gelen son değişiklikler açıklanmış bulunmaktadır.

Kaynakça

- Sosyal Güvenlik Kurumu (2010) Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği, 12.05.2010 tarih ve 27579 sayılı Resmî Gazete, Ankara.

- Sosyal Güvenlik Kurumu (2012) İşveren Uygulama Tebliği, 01.09.2012 tarih ve 28398 sayılı Resmî Gazete, Ankara.

- Sosyal Güvenlik Kurumu (2021) Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 18.08.2021 tarih ve 31572 sayılı Resmî Gazete, Ankara.

- T.C. Yasalar (2006) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmî Gazete, Ankara.

----------o----------

E-Bültenimizi İnceleyin