Makaleler


İyi Niyet Kurallarına Aykırılık: İvazsız Tasarrufların Hükümsüzlüğü Tasarrufun İptali Davaları ve Sonuçları


ÜMİT BOZKURT - VERGİ MÜFETTİŞİ - 27 Mayıs 2024

Özet

Genel kaidelere göre borçlu, Medeni Kanun’un 2.maddesinin 1. fıkrası dürüstlük kuralı gereği borçlarını tam ve zamanında ödemelidir. Ama bazı durumlarda bu kurala rağmen, rızaî olarak borcunu ödemediği gibi, alacaklının cebri icra yoluyla alacağını elde etmesine engel olmak amacıyla malvarlığı üzerinde tasarrufta bulunabilmektedir. Kanun koyucu, bu tarz tasarruf işlemlerinin alacaklı bakımından iptali için İcra ve İflâs Kanunu Madde 277 ve müteakip maddelerinde, kamunun alacakları için ise 6183 sayılı Kanunun 24 ila 31 inci maddeleri ve 110 ila 115.maddelerinde tasarrufun iptali davasını ve sonuçlarını düzenlemiştir. Bu dava ile alacaklı, belirli tasarruflar sonucu borçlunun cebri icra alanından çıkardığı malvarlığı değerleri üzerinde haciz ve satış talep etme yetkisi elde edebilmekte yahut borçlunun bazı tasarruflarının kendisi bakımından iptalini talep etmektedir. Tasarrufun iptali davası ile üçüncü kişinin malvarlığı etkilendiğinden, tasarrufların hangi hallerde iptale tabi olduğu kanunî düzenlemelerle öngörülmektedir.

Amme alacağını ödemeyen borçlunun malı bulunmadığı ya da borca yetmediği takdirde, amme alacağının tamamının veya bir kısmının tahsiline imkân bırakmamak amacıyla borçlu tarafından yapılan tek taraflı hukuki muamelelerle borçlunun amacını bilen veya bilmesi lazım gelen kimselerle yapılan bütün muamelelerin hükümsüzlüğünü sağlamak ve bu yol ile amme alacağını tahsil etmektir. Çalışmamızın konusuna gelince, son derece karmaşık ve anlaşılması zor; ama bir o kadar hayati bir öneme sahip olan Tasarrufun İptali Davalarını konunun önemi ve genişliğini de göz önüne alarak kamuya borçlu olanların iyi niyet kurallarına aykırı olarak borçlarını ödememek amacıyla varlıklarını kaçırmasını engel olmak amacıyla borçlunun mal varlıklarını, alacaklılarının kendisine karşı yürüteceği takipleri semeresiz bırakma amacıyla kötü niyetli bir şekilde mal kaçırma saiki ile elinden çıkardığı durumları, tasarrufun iptal davasının hangi şartlar gerçekleştiğinde açılması gerektiğini ve sonuçlarını 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun, Tahsilat Genel Tebliği, Konuyla İlgili Görüşler, Yargı Kararları ve Örnek Olay üzerinden açıklamaya çalışacağız.

Anahtar Kelimeler

Tasarrufun iptali davası, icra ve iflâs hukuku, cebri icra hukuku, hükümsüz sayılmada zamanaşımı, ispat, delillerin serbestçe değerlendirilmesi, üçüncü şahısların hakları ve mecburiyetleri, kanuni karineler, ivazsız tasarrufların hükümsüzlüğü, ispat yükü, amme alacağının tahsiline imkân bırakmamak maksadıyla yapılan tasarruflar.

1.  Giriş

İcra takibi yoluyla borçludan alacağını tahsil edemeyen alacaklılara, borçlunun mal kaçırmak için yapmış olduğu bağışlamalar ve hileli tasarrufların iptal ettirebilmesi için, dava hakkı tanınmıştır. İcra İflas Kanunu’nun 277 ila 284. maddeleri ile 6183 sayılı Kanun’un 24 ila 31 inci maddeleri ve 110 ila 115.maddelerinde düzenlenen bu davaya "tasarrufun iptali davası" denir. İİK 277 uyarınca, tasarrufun iptali davasının amacı, alacaklıların tatmin edilmesini sağlamaktır. Davacı alacaklı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisini elde eder. Bu dava yolu ile borçlunun alacaklılardan mal kaçırma saiki ile yapmış olduğu işlemler hükümsüz sayılarak, borçlunun elden çıkardığı mal varlıkları üzerinde alacaklıya cebri icra yolu ile alacağını elde etmesi sağlanmaktadır. İptal davasının, üçüncü kişinin elden çıkardığı malların yerine geçen değere ilişkin olması durumunda üçüncü kişi nakden tazmine mahkûm edilir. Hukukî yarar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde.114/1’e göre, hukukumuzda genel bir dava şartı olarak kabul edildiğinden, yargılamanın her aşamasında mevcut olup olmadığı yine aynı kanunun 115/1. maddesine göre kendiliğinden araştırılabilir ve taraflarca her zaman ileri sürülebilir Tasarrufun İptali Davasının görülebilmesi için hukukî yararın var olması şarttır.

Haciz yoluyla takipte borçlunun malları haczedilmeden, iflas yoluyla takipte ise borçlunun iflasına karar verilmeden önce borçlunun tasarruf yetkisinin kısıtlanması gibi bir durum asla ve asla söz konusu değildir. Bu yüzden kamu hukuku veya özel hukuk ilişkisinden doğan borçlardan dolayı, iflas etmek üzere olan veya malları haczedilmek üzere olan bir borçlu mallarını kamu idaresinden veya alacaklısından kaçırmak amacıyla üzerindeki varlıkları azaltmak veyahut tamamen elden çıkarmak gibi tasarruflar ile kamu alacağının tahsilini imkânsız hale getirmeye çalışabilmektedir.

Bu tasarruflar, elindeki malı eşine, kardeşine satmak, birine bağışlamak ya da oldukça düşük bir fiyata üçüncü bir kişiye satmak gibi olabilmektedir. Bu tasarruflardan sonra borçlunun haczedilebilecek bir malı kalmadığından kamu alacağının tahsili imkânsız olmaktadır.

Makale ile ilgili yargı kararına mevbank neo üzerinden ulaşabilirsiniz.

Makalenin tamamını incelemek için mevbank neo'ya giriş yapın.

Kamu borçlusunun, mallarının haczinden veya iflasından önce, alacaklı kamu idaresinden mal kaçırmak amacıyla yaptığı tasarrufların iptal edilebilmesi için alacaklı kamu idaresine tanınan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24. ve 31. maddeleri arasındaki davalara tasarrufun iptali davaları denmektedir.

2.  İcra ve İflas Kanunda Yer Alan Hükümler: Tasarrufun İptali Davasına Konu Olabilecek Tasarruflar

2.1 İcra ve İflas Kanunu Madde 278: İvazsız Tasarrufların Butlanı
2.2 İcra ve İflas Kanunu Madde 279Acizden Dolayı Butlan
2.3 İcra ve İflas Kanunu Madde 280Zarar Verme Kastından Dolayı İptal

3.  6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunda ve Tahsilat Genel Tebliğinde Yer Alan Yasal Düzenlemeler: Tasarrufun İptali Davaları ve Sonuçları

Makale ile ilgili yargı kararına mevbank neo üzerinden ulaşabilirsiniz.

Makalenin tamamını incelemek için mevbank neo'ya giriş yapın.

4.  Tasarrufun İptali Davasının Sonuçları

5.  Sonuç

Kaynak: Lebib Yalkın Aylık Mevzuat Dergisi Mayıs Sayısı 2024 

Yazar: Ümit Bozkurt

E-Bültenimizi İnceleyin